21 Ekim 2014 Salı

HASAN KORKMAZCAN: "BİN YILLIK KAPI KOMŞULARINI BİLE, BİRBİRLERİNE DÜŞMAN ETTİLER!..."

DEMOKRATİK DEĞERLER HAREKETİ BAŞKANI HASAN KORKMAZCAN: BİN YILLIK KAPI KOMŞULARINI BİLE BİRBİRLERİNE DÜŞMAN ETTİLER
* Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı ve dört dönem Denizli Milletvekili Hasan Korkmazcan; “ İlk olarak onurumuz ve tüm değerlerimize sahip çıkmalıyız. Bu değerler bütün dinlerin mukaddes kabul ettiği insan hak ve özgürlükleri ve bunların özeti olan insan onurudur. İnsan onurunu savunmak, kendisine insan diyen herkesin görevidir ” dedi
            Konuşmasında ülkeyi idare edenlerin insan hakları ve eşitlik ilkesine tamamen ters bir uygulama gerçekleştiğini söyleyen Hasan Korkmazcan “ Eşit vatandaşların eşit yarışıyla eşit şekilde devletin imkanlarından yararlanarak aralarında yapacakları namuslu, dürüst, saydam ve demokratik seçim ile olur Cumhuriyet Devleti” dedi.
Hasan Korkmazcan şunları söyledi:
“21. Yüzyılın başında değerlere savaş açmış güçler var. Bunların etkisinde kalmış yönetimler var. Bunların etkisiyle kapı komşusuna, kendi akrabasına  bin yıldan beri yaşadığı insana düşman olmuş kesimler var. O zaman bizim yeni bir silkinme ile hem kendimizi bu saldırılardan korumak hem de diğer ülkelere örnek olacak şekilde dünyaya yeni bir anlayışı duyurmamız gerekiyor. Kendiniz düzgün bir durum sağlayabilirseniz en büyük duyuruyu sağlamış olursunuz. Her birimiz yaptığımız işlerle bir şeyler anlatabiliriz. Yoksa sadece konuşarak anlatacağımız şey acaba hayatta tatbik ediliyor mu, edilmiyor mu endişelerini uyandırır. Onun için mutlaka yaptığımız iş ile söylemlerimizi ifade edeceğiz.
Biz ne yapmalıyız?
İlk olarak değerlere sahip çıkmalıyız. Bu değerler bütün dinlerin mukaddes kabul ettiği insan hak ve özgürlükleri ve bunların özeti olan insan onurudur. Sahip çıkacağımız şey insan onurudur. İnsan onurunu savunmak insanın cesedinin dahi onurunu savunmak kendisine insan diyen herkesin görevidir. Herkesin söz hakkı,  ifade hakkı ve inancına sahip çıkacaksınız. Buralarda kurallar belirlenmiştir. O kuralları beraberce belirleyeceğiz ve kurallara evvela kendimiz uyacağız. Bu çerçevede demokratik değerleri savunmak nasıl olur dedik.
Demokratik sözünün içinde milletle ilgili halkla ilgili şeylerin hepsi vardır.
Bu değerlerin yaşayabilmesi için bir araya gelmemiz lazım. Millet denen kavramda bir araya geliriz. Milleti geçmişteki bütün değerleriyle geleceğe taşımanın yolu devlet olmaktır. Bizim devletimiz 7 bin yıllık bir devlet. Cumhuriyetimiz şu anda 91 yaşında fakat cumhuriyet kurulduğu gün oluşmuş bir şey değil. Zaten Ortadoğu’daki bütün devletlerin her biri neden sömürülmekten ve iç kavgadan kurtulamadı da Türkiye farklı kaldı derseniz o milli birikimin oluşturduğu devlettir Türkiye Cumhuriyeti. Türkiye Cumhuriyeti evvela milli bir devlettir, herhangi bir sınıfın, zümrenin, bir ırkın, bir kesimin devleti değildir, milli bir devlettir. Gayri milli her tavra karşı çıkmak bu milli devletin görevidir. Bu devlet demokratik bir devlettir. Yani herhangi bir dar zümre tarafından, bir sermaye grubu tarafından yönetilmez, halk tarafından yönetilir. Eşit vatandaşların eşit yarışıyla eşit şekilde devletin imkanlarından yararlanarak aralarında yapacakları seçim ile olur demokratik devlet.
Türkiye Cumhuriyeti’ nin bir diğer özelliği de laik devlettir.
Laik devleti bir kısım insanlar yanlış anlıyor. Hem laik hem Müslüman olunmaz diyen cahiller var. İslam demokrasi dışındaki hiçbir yönetimi meşru saymaz. Kur’an’ı açın okuyun, 4 halifenin yaptığı yönetimi görün. Bunlarla mukayese edince onun dışındaki yönetimler İslam’ın ideal yönetimleri değildir. İdeal yönetim 4 halifeyle bitmiştir. O yönetim tarzı da o zamana göre cumhuriyettir, o zamana göre demokrasidir. İnsanlar seçmişlerdir. Demokratik ve laik devlet İslam’ da Türk milletinin 7 bin yıllık geleneklerine de insanlığın bugün ulaştığı yönetim anlayışına da en uygun yöntemdir.
Türkiye Cumhuriyeti sosyal devlettir.
Sosyal devlette hiçbir vatandaş aç, işsiz, eğitimsiz kalmaz. Devlet bunu garanti eder. Türkiye Cumhuriyeti hukuk devletidir. Her şey hukukun içinde olacaktır. Şimdi bunların dışında bir takım telkinlerle kafalar karıştırılmaya çalışılıyor. Bütün devlet yönetimindeki değerler aşındırılıyor. Burada geleceğimiz nokta, değerleri yeniden yaşatmak için çalışmak her onur sahibi vatandaşın göreviyse bu onur sahibi vatandaşlar örgütlenip seslerini yükseltmeli, güçlerini ortaya koymalı ve en önemlisi yapabilecekleri hizmetleri birbirleriyle dayanışma içerisinde sahneye çıkarabilmeli.
İnsanların yaratıcılığı ve becerisi ancak örgütlü bir halde ortaya çıkar.
Bu değerler hareketinin hanımlarla ilgilini oluşturmak için bir araya geldik. Buradan bir yönetim kurulu belirleyeceğiz. Bu yönetim değişik alanlarda çalışan hanımefendileri Demokratik Değerler çerçevesi altında örgütleyeceğiz. Bu yolla Dünya Türklüğü Kurultayı dediğimiz bütün dünyadaki Türkler ile ilgili Dünya Türklüğü Kurultayı’nın kadınlar bölümünü oluşturacağız. Böylece çalışmalarımız Türkiye’de değil, Türk Dünyası’nda, Almanya’da, Fransa’da, Kanada’da Türklerin bulunduğu her yerde bugün artık iletişim imkanları kolay olduğu için;
Dünya Türklüğünün kadınlar bölümünü de oluşturacağız.
Böylelikle o ülkelere de Demokratik Değerleri yavaş yavaş ileteceğiz. Eğer Türk cumhuriyetlerinde halk kendi yönetimlerine sahip olmazsa zamanla Suudi Arabistan’a benzer. Bunların sonu yoktur. Bunların sonu ya parçalanmak ya da sömürücülerin insafına kalmaktır. O bakımdan biz bütün din kardeşlerimize, tarihte kültür akrabalığı olan toplumlara da örnek olmak zorundayız. Türkiye 1960 yılına kadar kesin olarak bütün İslam dünyasında örnek alınan bir ülkeydi. Darbeler olduktan sonra bizim de içimizde karışıklıklar olduğu görüldü ve bir türlü o imajımızı düzeltemedik.
Türk Milleti ve tarihi adına "Örnek olma" özelliğimizi dahi kaybettik.
Şimdi yeniden bunu kazanmak zorundayız. Çünkü dünya yeniden şekilleniyor. Çok süratli şekilde bozulmakta olan uluslararası sisteme de müdahale edebilmek iç in Türkiye2nin en kısa zamanda kendisine gelmesi derlenip toparlanması lazım. İnşallah hep beraber gelecek kuşaklara birtakım hizmetleri tescillenmiş olarak örgütlü bir şekilde ve kurumsallaşmış olarak devredeceğiz. Birisi hizmeti yapıp gittiğinde dağılma olursa hiçbir şey yapılmamış sayılır. Yapılan hizmetin daha sonra devam etmesi önemli. Devam etmesinin şartları da Demokratik Değerler çalışmasındadır. Bunları yaşayarak  uygulayarak bizzat ortaya koyacağız."

15 Ekim 2014 Çarşamba

"DEMOKRATİK DEĞERLER HAREKETİ" İLK TOPLANTISINI YAPTI

"DEMOKRATİK DEĞERLER HAREKETİ" SİYASETE START VERDİ VE İLK TOPLANTISINI YAPTI
 Aralarında eski bakan ve parlamenterler ile onlarca zirve ismin bulunduğu "Demokratik Değerler Hareketi" ilk toplantısını; "Öveçler Kâbil Caddesi, 1330. Sokak, Yalçınkaya Ap. No: 4/5, Çankaya-ANKARA (İrtibat Tel: 0312 472 04 81)" adresindeki merkez bürosunda yaptı.
            Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı ve Siyaset Adamı Hasan Korkmazcan'ın başkanlığında toplanan buluşmaya 81 önemli isim katıldı. Kadınların ve gençlerin de çoğunluklu olarak yer aldığı toplantıda, sanayici ve iş adamları, akademisyenler, bilim ve kültür alanında isim yapmış önemli isimlerin katıldığı tanışma toplantısı 4 saat sürdü. Toplantıda önce herkes ayrı ayrı takdim edilip tanıtıldı, arkasından katılımcılara söz verildi.
            Daha ziyade siyasi manada değerlendirmelerin yapıldığı toplantıda son günlerde gündemde yer alan konular dile getirildi.  

10 Ekim 2014 Cuma

HASAN KORKMAZCAN VE "DEMOKRATİK DEĞERLER HAREKETİ"

"DEMOKRATİK DEĞERLER HAREKETİ" 
NE DEMEKTİR?..
            Demokratik Değerler Hareketi Başkanı (Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı ve Başkent Ankara Meclisi Kurucular Kurulu Başkanı) Hasan Korkmazcan yaptığı açıklamada ‘Ankara Kurtuluş Savaşı Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün karargahıdır. Ankara milli iradenin kalbi olan TBMM'nin kurulduğu dünya sahnesidir. Ankara Türk Milletinin bağımsızlık bilinç ve kararlılığının merkezidir. Ankara başkentimizdir, Türkiye Cumhuriyeti'nin başkentidir ve başkenti olarak kalmaya da devam edecektir.’ dedi.
            Bir grup aydın ve Anadolu insanının bir araya gelmesi ile çalışmalarına başlayan        “Demokratik Değerler Hareketi “ nin öncü ismi konumundaki Hasan Korkmazcan ile hareketin ne yapmak istediğini ve ne gibi faaliyetler yapacağı üzerinde durduk. Soru ve cevap niteliğindeki görüşmemiz şu şekilde   oluştu:
            Soru: Demokratik Değerler Hareketi neleri amaçlıyor?.
            H.K: Türkiye Cumhuriyeti; milli, demokratik, laik ve sosyalbir hukuk devletidir. Devlet nitelikleri, aynı zamanda, demokratik toplumların bağlı olduğu değerler sistemidir.
Günümüzde her türlü ilke, değer hükmü, hukuk kuralı ve milli organizasyonu etkisiz ve geçersiz kılmaya çalışan küresel projeler yürütülmektedir. Bu projelerin hedefi, kadim milletleri, milli devletleri ve insanlık barışını yıkarak sapkın bir hegemonya kurmaktır.
Biz demokratik değerleri yeniden gündemin ilk sırasına taşımak istiyoruz. Demokrasinin değerleri güçlenmedikçe milli birlik ve bütünlüğün, hukuka bağlı devlet yönetiminin sürdürülebilmesi, huzur ve refahın sağlanması mümkün değildir.
Temel insan hak ve özgürlükleri, insanlığın tarihi tüm birikimleri, ahlak ve fazilet ilkeleri demokrasinin dayandığı değerlerdir.
İnsan onurunu en üst değer olarak gözetmeyen hiçbir yönetim meşru olamaz.
Demokrasi, değerlere bağlı bilinç, kurum, kural ve yönetimler hayata geçirilebiliyorsa fazilet rejimidir.
Biz, Türk Milletinin binlerce yıllık devlet, 138 yıllık demokrasi birikimiyle demokratik değerleri yeniden bütünleştirmek istiyoruz.
Soru: Demokratik Değerler Hareketinin ''Ankara'dan doğan güneş, tüm Anadolu'yu aydınlatacaktır.'' Sloganı neden seçildi?
H.K: Ankara sadece bir şehir adı değildir. Ankara bütün dünyada özel anlamı ve ruhu olan bir bilinçtir.Başkent Ankara Meclisi çevresinde toplanılmasını sağlayan da bu özel bilinçtir.
Ankara Kurtuluş Savaşı Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün karargahıdır.
Ankara milli iradenin kalbi olan TBMM'nin kurulduğu dünya sahnesidir.
Ankara Türk Milletinin bağımsızlık bilinç ve kararlılığının merkezidir.
Ankara başkentimizdir ve Türkiye Cumhuriyetinin başkentidir ve başkenti olarak kalmaya devam edecektir.
Ankara Hacı Bayram Veli ve Akşemsettin öğretisiyle Birinci İstanbul, beşyüzyıl sonra da muzaffer ordumuzun işgalcileri kovmasıyla İkinci İstanbul Fethini gerçekleştiren kahramanlık destanının yazarıdır.
Ankara tarihte Ahi Cumhuriyeti ve TC olarak iki Türk Cumhuriyetinin kuruluşuna ev sahipliği yapmış biricik şehirdir.
Ankara kadim Türk medeniyetinin bütün birikimlerini yaşatan Seymenlik, Ahilik ve kahramanlık ocağıdır.
Ankara Türk milletinin uğruna her fedakarlığı göze aldığı insan onuru, insanlık değerleri ve ahlak ilkelerinin somutlaştırıldığı bir fazilet tarihidir.
20. yüzyılda Türkiye iki defa emperyalist saldırıları püskürtmüş ve tarihe iki destan yazmıştır. İlki dünya savaşında Çanakkale ikincisi  Kurtuluş savaşında İstiklal Marşı…
Çanakkale Destanını yazan Mehmet Akif, İstiklal Marşını ebedi milli marşımız olarak savaş bulutları gölgesindeki Ankara' da kaleme almıştır.
Her karanlık ve alacakaranlık dönemde Ankara bütün dünya mazlumlarına umut ışığı olmuştur. Bugün de Ankara ruhu ve bilinci yeniden parlamaya aday olmak zorundadır.
H.K: Türkiye Cumhuriyeti; milli, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Devlet nitelikleri, aynı zamanda, demokratik toplumların bağlı olduğu değerler sistemidir.
Günümüzde her türlü ilke, değer hükmü, hukuk kuralı ve milli organizasyonu etkisiz ve geçersiz kılmaya çalışan küresel projeler yürütülmektedir. Bu projelerin hedefi, kadim milletleri, milli devletleri ve insanlık barışını yıkarak sapkın bir hegemonya kurmaktır.
Biz demokratik değerleri yeniden gündemin ilk sırasına taşımak istiyoruz. Demokrasinin değerleri güçlenmedikçe milli birlik ve bütünlüğün, hukuka bağlı devlet yönetiminin sürdürülebilmesi, huzur ve refahın sağlanması mümkün değildir.
Temel insan hak ve özgürlükleri, insanlığın tarihi tüm birikimleri, ahlak ve fazilet ilkeleri demokrasinin dayandığı değerlerdir.
İnsan onurunu en üst değer olarak gözetmeyen hiçbir yönetim meşru olamaz.
Demokrasi, değerlere bağlı bilinç, kurum, kural ve yönetimler hayata geçirilebiliyorsa fazilet rejimidir.
Biz, Türk Milletinin binlerce yıllık devlet, 138 yıllık demokrasi birikimiyle demokratik değerleri yeniden bütünleştirmek istiyoruz.
Soru: Demokratik Değerler Hareketinin ''Ankara'dan doğan güneş, tüm Anadolu'yu aydınlatacaktır.'' Sloganı neden seçildi?
H.K: Ankara sadece bir şehir adı değildir. Ankara bütün dünyada özel anlamı ve ruhu olan bir bilinçtir. Başkent Ankara Meclisi çevresinde toplanılmasını sağlayan da bu özel bilinçtir.
Ankara Kurtuluş Savaşı Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün karargahıdır.
Ankara milli iradenin kalbi olan TBMM'nin kurulduğu dünya sahnesidir.
Ankara Türk Milletinin bağımsızlık bilinç ve kararlılığının merkezidir.
Ankara başkentimizdir ve Türkiye Cumhuriyetinin başkentidir ve başkenti olarak kalmaya devam edecektir.
Ankara Hacı Bayram Veli ve Akşemsettin öğretisiyle Birinci İstanbul, beşyüzyıl sonra da muzaffer ordumuzun işgalcileri kovmasıyla İkinci İstanbul Fethini gerçekleştiren kahramanlık destanının yazarıdır.
Ankara tarihte Ahi Cumhuriyeti ve TC olarak iki Türk Cumhuriyetinin kuruluşuna ev sahipliği yapmış biricik şehirdir.
Ankara kadim Türk medeniyetinin bütün birikimlerini yaşatan Seymenlik, Ahilik ve kahramanlık ocağıdır.
Ankara Türk milletinin uğruna her fedakarlığı göze aldığı insan onuru, insanlık değerleri ve ahlak ilkelerinin somutlaştırıldığı bir fazilet tarihidir.
20. yüzyılda Türkiye iki defa emperyalist saldırıları püskürtmüş ve tarihe iki destan yazmıştır. İlki dünya savaşında Çanakkale ikincisi  Kurtuluş savaşında İstiklal Marşı.
Çanakkale Destanını yazan Mehmet Akif , İstiklal Marşını ebedi milli marşımız olarak savaş bulutları gölgesindeki Ankara' da kaleme almıştır.
Her karanlık ve alacakaranlık dönemde Ankara bütün dünya mazlumlarına umut ışığı olmuştur. Bugün de Ankara ruhu ve bilinci yeniden parlamaya aday olmak zorundadır.
H.K: Türkiye Cumhuriyeti; milli, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Devlet nitelikleri, aynı zamanda, demokratik toplumların bağlı olduğu değerler sistemidir.
Günümüzde her türlü ilke, değer hükmü, hukuk kuralı ve milli organizasyonu etkisiz ve geçersiz kılmaya çalışan küresel projeler yürütülmektedir. Bu projelerin hedefi, kadim milletleri, milli devletleri ve insanlık barışını yıkarak sapkın bir hegemonya kurmaktır.
Biz demokratik değerleri yeniden gündemin ilk sırasına taşımak istiyoruz. Demokrasinin değerleri güçlenmedikçe milli birlik ve bütünlüğün, hukuka bağlı devlet yönetiminin sürdürülebilmesi, huzur ve refahın sağlanması mümkün değildir.
Temel insan hak ve özgürlükleri, insanlığın tarihi tüm birikimleri, ahlak ve fazilet ilkeleri demokrasinin dayandığı değerlerdir.
İnsan onurunu en üst değer olarak gözetmeyen hiçbir yönetim meşru olamaz.
Demokrasi, değerlere bağlı bilinç, kurum, kural ve yönetimler hayata geçirilebiliyorsa fazilet rejimidir.
Biz, Türk Milletinin binlerce yıllık devlet, 138 yıllık demokrasi birikimiyle demokratik değerleri yeniden bütünleştirmek istiyoruz.
Soru: Demokratik Değerler Hareketinin ''Ankara'dan doğan güneş, tüm Anadolu'yu aydınlatacaktır.'' Sloganı neden seçildi?
H.K: Ankara sadece bir şehir adı değildir. Ankara bütün dünyada özel anlamı ve ruhu olan bir bilinçtir.Başkent Ankara Meclisi çevresinde toplanılmasını sağlayan da bu özel bilinçtir.
Ankara Kurtuluş Savaşı Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün karargahıdır.
Ankara milli iradenin kalbi olan TBMM'nin kurulduğu dünya sahnesidir.
Ankara Türk Milletinin bağımsızlık bilinç ve kararlılığının merkezidir.
Ankara başkentimizdir ve Türkiye Cumhuriyetinin başkentidir ve başkenti olarak kalmaya devam edecektir.
Ankara Hacı Bayram Veli ve Akşemsettin öğretisiyle Birinci İstanbul, beşyüzyıl sonra da muzaffer ordumuzun işgalcileri kovmasıyla İkinci İstanbul Fethini gerçekleştiren kahramanlık destanının yazarıdır.
Ankara tarihte Ahi Cumhuriyeti ve TC olarak iki Türk Cumhuriyetinin kuruluşuna ev sahipliği yapmış biricik şehirdir.
Ankara kadim Türk medeniyetinin bütün birikimlerini yaşatan Seymenlik, Ahilik ve kahramanlık ocağıdır.
Ankara Türk milletinin uğruna her fedakarlığı göze aldığı insan onuru, insanlık değerleri ve ahlak ilkelerinin somutlaştırıldığı bir fazilet tarihidir.
20. yüzyılda Türkiye iki defa emperyalist saldırıları püskürtmüş ve tarihe iki destan yazmıştır. İlki dünya savaşında Çanakkale ikincisi  Kurtuluş savaşında İstiklal Marşı…
Çanakkale Destanını yazan Mehmet Akif, İstiklal Marşını ebedi milli marşımız olarak savaş bulutları gölgesindeki Ankara' da kaleme almıştır.
Her karanlık ve alaca karanlık dönemde Ankara bütün dünya mazlumlarına umut ışığı olmuştur. Bugün de Ankara ruhu ve bilinci yeniden parlamaya aday olmak zorundadır.
İRTİBAT TEL: 0312 472 04 81

2 Ekim 2014 Perşembe

Milli Kurtuluş Öncüleri'nden Türk Milleti'ne bildiri

Milli Kurtuluş Öncüleri'nden Türk Milleti'ne bildiri
Türkiyemizin Halkçı, Milliyetçi ve Devrimci birikiminden gelen ve farklı parti ve örgütlenmelerde yer alan temsilciler, 28 Eylül 2014 Pazar günü saat 14.00'da Ankara-Alba Otel'de Milli Kurtuluş için Öncüler Toplantısını gerçekleştirdi. 
02 Ekim 2014 Perşembe 15:52
Türkiyemizin Halkçı, Milliyetçi ve Devrimci birikiminden gelen ve farklı parti ve örgütlenmelerde yer alan temsilciler, 28 Eylül 2014 Pazar günü saat 14.00'da Ankara-Alba Otel'de Milli Kurtuluş için Öncüler Toplantısını gerçekleştirdi .Bu toplantıda belirlenen Milli Kurtuluş Öncüleri Temsil Kurulu (MK ÖNCÜLERİ TK), bugün saat 12.00'da Ankara-Alba Otelde düzenlediği basın toplantısıyla Türk Milletine, 28 Eylül’de gerçekleştirilen toplantının sonuç bildirisini açıkladı.
Bildiri aşağıdadır. Fotoğraflar ve 28 Eylül 2014’te gerçekleştirilen toplantının katılımcı listesi ektedir.
Türk Milletine Bildiri
Türkiyemizin Halkçı, Milliyetçi ve Devrimci birikiminden gelen ve bugün farklı parti ve örgütlenmelerde yer alan temsilciler, 28 Eylül 2014 günü Ankara’da toplandılar ve aşağıdaki görüşlerin kamuoyuna açıklanmasına karar verdiler.
1. Bugünkü AKP iktidarı, küresel güçlerin güdümünde Millî Devletimizi ve Cumhuriyet Devrimimizi yıkma, millî ekonomimizi çökertme girişimiyle ülkemizi karanlık bir sürecin içine sürüklemiştir. Millî, Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyeti saldırı altındadır.
2. İktidarın borçlanma ekonomisini sürdürme olanakları artık bulunmuyor. “Açılım” adını verdikleri Türkiye’yi bölme girişimi de, bölge ve ülke koşullarında çıkmaza girmiştir. Ülkemiz komşularımızla düşman hale getirilmiştir.
3. Türkiyemizi bu karanlık yönetimden kurtarma, hedeflenen Millî Hükümet önderliğinde bağımsızlığa, demokrasiye, barışa, vatan ve millet bütünlüğüne kavuşturma koşulları oluşmuştur.
4. 1876, 1908, 1920 süreçlerinden bugünlere uzanan bağımsız, aydınlanmış ve demokratik Türkiye’yi kuran birikim, bugün farklı parti ve çevrelerde yer alıyor. Bu öncü birikimi iktidar amacıyla örgütlemek, öncelikli görevimizdir. Genel seçim sürecine girdiğimiz koşullarda bu görevin yerine getirilmesi ertelenemez.
5. Tarihin önümüze koyduğu bu sorumluluğu başarmak için Atatürk’te birleşiyoruz. Çalışmalarımızı yapıcı bir anlayışla sürdüreceğimizi milletimize açıklıyoruz. Türkiyemizin geleceği için halk önderlerimizle ve aydınlarımızla birleşme kararlılığımızı kamuoyuna duyuruyoruz.
Saygılarımızla.
Millî Kurtuluş İçin Öncüler Toplantısı adına Temsil Kurulu
(ABC sırasıyla)

Hasan Korkmazcan, E. TBMM Başkan Vekili (Başkan)
Doğu Perinçek, İşçi Partisi Genel Başkanı
Enis Öksüz, E. Ulaştırma Bakanı
E. Korgeneral İsmail Hakkı Pekin
Namık Kemal Boya, 68’liler Birliği Vakfı Kurucu Başkanı, CUMOK Koordinatörü
Tayfun İçli, E. Devlet Bakanı
Turgut Okyay, Onursal Yargıtay Üyesi
Prof. Dr. Tülin Oygür, E. Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı
Ufuk Söylemez, E. Devlet Bakanı, Millî Merkez YK Üyesi
Yaşar Okuyan, E. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
28 Eylül 2014 Milli Kurtuluş İçin Öncüler Toplantısı Katılım Listesi
Katılımcılar: 
(ABC Sırasıyla)
1 Abdulkadir Yıldız Dekorya Aşireti Lideri - Mardin
2 Ahmet Kumrulu Prof. Dr. - Yakındoğu Üni. Öğr. Üyesi
3 Ahmet Tatar İşadamı
4 Ahmet Yavuz E. Tümgeneral
5 Ahmet Zeki Uçok E. Hava Hakim Albay
6 Ali Akdemir Prof. Dr. - E. 18 Mart Üniversitesi Rektörü
7 Ali Demirsoy Prof. Dr. - E. Hacettepe Üni. Fen Fak. Dekanı
8 Ali Nejat Ölçen E. İstanbul Milletvekili - E. CHP Grup Başkanvekili
9 Ataman Özdemir E. CHP Ankara İl Bşk. Yrd. - ODTÜ Öğr. Gör.
10 Ayhan Yalçınkaya E. CHP PM üyesi - Gençlik Kolları Gen. Bşk.
11 Beyazıt Karataş E. Tümgeneral
12 Cahit Can Prof. Dr. - YDÜ Öğr. Üyesi.
13 Cavit Can E. İdare Mahkemesi Başkanı
14 Cevdet Demirbüken Kırıkkale Çelebi HES Direnişi Önderi - Çiftçi
15 Çağdaş Cengiz TGB Genel Başkanı
16 Dilek Gözütok Prof. Dr. - Ankara Üni. EBF Öğretim Üyesi - CKD YK Üyesi
17 Doğu Perinçek İşçi Partisi Genel Başkanı
18 Engin Kurşuncu Maden İş Soma 2 No'lu Şube Bşk.
19 Enis Öksüz E. Ulaştırma Bakanı
20 Erdoğan Karakuş E. Hava Korgeneral - TESUD Genel Başkanı
21 Ergun Özgun E. Menderes Belediye Başkanı
22 Fikret Artan E. Dış Ticaret Müsteşar Yardımcısı
23 Gökhan Çapoğlu Prof. Dr. - ANSAV Genel Başkanı
24 Güldal Okuducu E. Milletvekili - E. CHP Kadın Kolları Genel Başkanı
25 Gülümser Heper Prof. Dr. - CHP Sivas Bel. Bşk. Adayı
26 Günizi Dizdar Avukat
27 Hakan Bayrakçı SONAR Araştırma Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı
28 Hamdi Aydemir E. Yeni Parti Nevşehir İl Başkanı
29 Hasan Atilla Uğur E. Albay - İşçi Partisi Gen. Bşk. Yrd.
30 Hasan Fehmi Mavi CHP Emek Platformu Dönem Sözcüsü
31 Hasan Korkmazcan E. TBMM Başkanvekili - Türk Parlamenterler Birliği Gen. Bşk.
32 İbrahim Özdoğan E. AKP Erzurum Milletvekili
33 İhsan Karcı 68'liler Birliği Vakfı Üyesi
34 İlker Yücel Aydınlık Gazetesi Gen. Yay. Yön.
35 İnci Güngör Şehir Plancısı - KTÜ Öğretim Görevlisi
36 İnci Özdil Orkestra Şefi - İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı
37 İsa Çerkez E. Albay
38 İsmail Hakkı Pekin E. Korgeneral - Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı
39 Keramettin Gençtürk E. SHP Kocaeli İl Başkanı
40 Macit Toz Milli Merkez Beşiktaş Temsilcisi
41 Metin Öney E. İzmir Milletvekili
42 Mustafa Akaydın Prof. Dr. - E. Akdeniz Üni Rektörü - E. Antalya BB Başkanı
43 Mustafa Pamukoğlu Y. Mali Müşavir - Yazar - Cumhuriyet Vakfı Kurucusu
44 Mustafa Zulkadiroğlu 68'liler Birliği Kurucu Üyesi
45 Mutlu Akseki Yatağan İşçi Önderi
46 Naci Beştepe E. Tümgeneral - İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı
47 Naci Gürkan E. DGM Başkanı - Avukat
48 Namık Kemal Boya 68'liler Birliği Kurucu Başkanı - CUMOK Koordinatörü
49 Namık Kemal Zeybek E. Devlet Bakanı - E. DP Genel Başkanı
50 Nazmi Şarvan E. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı - E. ADD Genel Sekreteri
51 Oktay Yıldırım E. Asts.
52 Osman Başıbüyük E. Hava Kurmay Albay - Yazar
53 Osman Özbek E. Tümgeneral
54 Örsan Öymen Prof. Dr. - Işık Üniversitesi İnsan ve Toplum Bil. Böl. Bşk.
55 Polat Tetik Maden İş Soma 2 No'lu Şube Sek.
56 Rafet Ballı Gazeteci
57 Sefa Köken Maden İş Soma 3 No'lu Şube Örgütlenme Sekreteri
58 Semih Çetin E. Tümamiral
59 Semih Eryıldız Prof. Dr. - E. CHP PM Üyesi
60 Semiha Gökçen Boya CHP Kadın Kolları MYK Üyesi
61 Sencer İmer Prof. Dr. - Hacettepe ve Aksaray Üni. Öğr. Üyesi
62 Serhan Bolluk İşçi Partisi Genel Sekreteri
63 Sina Akşin Prof. Dr. - Ankara Üni. SBF Öğr. Üyesi
64 Soner Polat E. Tümamiral
65 Süleyman Çelik Prof. Dr. - OMÜ Öğretim Üyesi
66 Süleyman Korkmaz Avukat
67 Şule Nazlıoğlu Erol Avukat - Balyoz Davası AYM Direnişi Öncüsü
68 Şule Perinçek Atatürk'ün Bütün Eserleri Gen. Yay. Yön. - İP. Gen. Bşk. Yrd.
69 Tanju Cılızoğlu Gazeteci
70 Tayfun İçli E. Devlet Bakanı
71 Turan Karakaş E. CHP İzmir İl Başkanı
72 Turgut Okyay Onursal Yargıtay Üyesi
73 Turhan Özlü Ulusal Kanal Genel Müdürü
74 Tülin Oygür Prof. Dr. - E. Gazi Üniversitesi Rektör Yrd. - İP. Gen. Bşk. Yrd.
75 Ufuk Söylemez E. Devlet Bakanı - Milli Merkez Yönetim Kurulu Üyesi
76 Uğur Civelek Ekonomist, Yazar
77 Ümit Akkoyunlu Prof. Dr. - Türkmen Meclisi Başkanı - İP Gen. Bşk. Yrd.
78 Yaşar Okuyan E. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
79 Yavuz Alogan Yazar
80 Yener Güneş Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni
81 Zeki Öztürk E. Ankara Ağır Ceza Mahkemesi Başka
(02 Ekim 2014, ulusalkanal.com.tr) 

ULUSAL KANAL; 01 EKİM 2014 - ÇARŞAMBA, SAAT: 20.00

1 Ekim 2014 Çarşamba, bu akşam;
Saat 20:00 de ULUSAL KANAL'da:
Naci Beştepe: E. Tümg., İP Genel Başkan Yard.
Dr. Doğu Perinçek: İP Genel Bşk.
Av. Hasan Korkmazcan: TBMM Eski Başkanvekili, Denizli Eski Mv.
 Güncel olayları değerlendirecekler....