10 Nisan 2015 Cuma

Vatan Partisi Denizli Milletvekili Adayı Korkmazcan ‘HDP’ye oy verenlerin eline kan bulaşır’

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Adayı Korkmazcan: ‘HDP’ye oy verenlerin eline kan bulaşır’
SEZİM ÖZADALI / ANKARA
Denizli halkı, onu Türkiye’nin en genç milletvekili olarak 1969 yılında Meclis’e yolladı. Meclis’e girdikten sonra hızla yükseldi ve Türkiye’nin en kritik sürecinde aktif siyasete Vatan Partisi’yle devam etme kararı aldı. Hasan Korkmazcan, 46 yıl önce Meclis’e girdiği Denizli’den Vatan Partisi 1. sıra milletvekili adayı oldu.
HASAN KORKMAZCAN KİMDİR?
Korkmazcan, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. 4 dönem Denizli milletvekilliği ve TBMM Başkanvekilliği yaptı. Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı Korkmazcan, Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcılığı görevlerini yürüten Korkmazcan’la 7 Haziran’daki genel seçimleri, Türkiye’nin önündeki kritik süreci ve Vatan Partisi’nin politikalarını konuştuk…
SORULAR VE CAVAPLAR
AYDINLIK - Önümüzdeki milletvekili genel seçimlerine nasıl bir ortamda giriyoruz?
HASAN KORKMAZCAN - Seçim ortamı demokratik ülkelerdeki eşit ve adil yarış ilkelerinden çok uzaktır. Bir tarafta devletin bütün olanaklarını ve illegal yollarla havuzlanmış bütçeleri, büyük çoğunluğu ele geçirilmiş medya imkanlarını kullanan iktidar partisi var. İktidarın yörüngesindeki sistem içi muhalefetin meydana getirdiği kulvar engelleri var. Buna karşılık diğer tarafta vatandaşlarımızın onurlu yaşamak, egemenlik gücü aşındırılmamış bir devletin vatandaşı olma ve ülkemizin geleceğini güvence altına alacak üretim ekonomisi sisteminin kurulması arzusuna yanıt veren Vatan Partisi var.
Doğal ömrünü çoktan tamamlamış dış güdümlü bir iktidarla karşı karşıyayız. Bu iktidarın yörüngedeki muhaliflerinin de alternatif üretemediği kesin olarak anlaşıldı. Bu durumda Vatan Partisi Türk seçmeninin önünde yepyeni, sahici, bir iktidar alternatifidir.
AYDINLIK - Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu en önemli sorun nedir?
KORKMAZCAN - Türkiye'ye uzun yıllardan beri dayatılan gayrı milli projelerin somutlaşması ve bu projelere Meclis içi siyasi güçlerin boyun eğmiş olmaları en önemli sorunumuzdur. Türkiye'ye EOKA, ASALA ve PKK taşeronları üzerinden yürütülen saldırılar son dönemde somut mesafeler kazanmıştır. EOKA’cılar sadece Kıbrıs'ta değil Doğu Akdeniz ve Ege'de güç dengelerinin fiilen değiştirilmesi gibi hayallere inanır hale gelmişlerdir. 152 Türk adası, Yunan işgaline uğramıştır. ASALA, sadece iktidarın tavizleriyle değil ana muhalefet partisinin sözcüleri eliyle Türkiye'nin teslim alınabilecek kıvamda olduğu izlenimine kavuşturulmuştur. PKK ise sanki Türkiye Cumhuriyeti'ni dize getirdiği gibi bir yanılgıyla sınırsız istekler ortaya koyma şımarıklığı içindedir.
AYDINLIK - Bu sorunlara çözümünüz ne olacak?
KORKMAZCAN - Bu sorunların çözümü kolaydır. Türk milletinin önümüzdeki seçimlerde ortaya koyacağı gerçek milli irade bölgemizdeki bütün siyasi iklimi değiştirecektir.
Vatan Partisi, milleten bu görevi devralabileceğine inanmaktadır. Bizim görevlendirildiğimiz bir Türkiye’de son yıllarda emperyalizmin dayatmalarıyla Kıbrıs'ta Ege'de ve Doğu Akdeniz’de verilmiş bütün tavizler yok hükmünde olacaktır. ASALA artçıların ana muhalefet aday listelerinde yer almalarına rağmen daha bugünden Ermeni soykırımı üzerinden yürütülen politikaları Vatan Partisi iflas ettirmiştir. Yeni CHP'nin, PKK-AKP koalisyonuna katılması bunu yeniden diriltmeye yetmeyecektir.
AYDINLIK - Peki PKK'nın açılım sürecinde elde ettiği zemin konusunda ne düşünüyorsunuz?
KORKMAZCAN - PKK, emperyalizmin "en kullanışlı enstrümanlarından" biri olmasına ve iktidar ve ana muhalefetin işbirliğine rağmen bölgede güç kaybetmektedir. Kendi başına hiçbir etkinliği olmadığı açığa çıkmıştır. O kadar ki 6-7 Ekim olaylarından sonra bölge halkına görünen "bebek ve genç katili", "yıkıcı, yakıcı vahşet" ve kullandığı IŞİD katliamları metotlarıyla ortaya çıkan kanlı yüzü PKK'nın son çırpınışıdır. Bu enstrümanı kullananlar telaş içindedir. Bir taraftan AKP iktidarı işlenen insanlık suçlarını görmezlikten gelmektedir. Diğer taraftan ABD Büyükelçisi dahil CIA elemanları bizzat sahaya inmek zorunda kalmışlardır. Bir başka açıdan bakarsak "HDP barajı aşmalı" kampanyası PKK'ya yeniden güç kazandırma operasyonudur.
AYDINLIK - Bazı çevreler iktidardan kurtulmak için HDP barajı aşsın diyerek yo toplama gayretindeler. Bununla ilgili düşünceniz nedir?
KORKMAZCAN - Açıkça ifade edeyim, bugün HDP'ye oy vermek, terörü alkışlamaktır. HDP'ye oy verin diyenlerin ve katanlık çevrelerin bu tavsiyesine uyanların eli kana bulaşır. PKK'nın öldürdüğü bebeklerin askerlerin öğretmenlerin hemşirelerin kanı, PKK'nın yüksek binalardan atıp üstünden araç geçirdiği gençlerin kanı ve kalleşçe katledilen genç subayların kanı HDP'nin oy pusulası üzerinde durmaktadır. Mührü oraya yöneltenler ellerine 40 bin kişilik kaybın vebalinin sıçrayacağını unutmamalıdır.
AYDINLIK - Vatan Partisi'nin bütünleştirme amacını açıklar mısınız?
KORKMAZCAN - Vatan Partisi açılım adı altında dayatılan bölünme sürecine meydan okumaktadır. Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tarih boyunca yaşattıkları birlik bütünlük ve kardeşlik bilincini temsil ediyoruz. Bütünlük bilincinin gönüllerde yaşaması için her türlü eylemin içindeyiz. Genel Başkanımız Sayın Perinçek 2015 seçim kampanyasını Güneydoğu'dan başlatmıştı. Ben de Mardin'den Erzurum'a kadar 21 gün içinde Vatan Partisi'ni kardeşlik projesi çerçevesinde Doğu ve Güneydoğu halkıyla ülkemizin geleceğini tartıştım. Halkımız devletin gücünü, bayrağın gölgesini ve kamu düzenini sağlayacak siyasi iradenin tezahürünü  hasretle beklemektedir. Vatan Partisi'ni Meclis'e ayak atmasından sonra bölücü tezgah bozulacaktır ve Kandil beyaz bayrak çekmek zorunda kalacaktır.
Güvenlik için emperyalistlerin aramıza bariyer koymak istedikleri Azerbaycan, İran, Irak, Suriye, Lübnan ve diğer dost Arap ülkeleriyle işbirliğinin adımlarını Vatan Partisi muhalefeti atmıştır ve bu bölge kamuoyunda "Barışın temelleri atılıyor" şeklinde algılanmıştır.
AKBABALAR KEMİKLERİN PEŞİNDE
AYDINLIK - Vatan Partisi üretim ekonomisi ile anılan projeler ortaya koydu. Bunlar hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
KORKMAZCAN - Türkiye'de emperyalist sömürünün bütün krizleri ağır bir şekilde yaşanmıştır, yaşanmaktadır. Biz ileride doğacak bir finansal krizin gerçek krizmiş gibi algılatılması oyununu yıllar önce açıkladık. Bugün artık kriz içinde sürdürülemez bir sürecin bütün yakıcı sonuçlarıyla hepimiz karşı karşıyayız. Buradan çıkışın iki yolu vardır. Türkiye'ye dayatılmak istenen zorba bir rejimle Türkiye'nin bütün ekonomik değerlerini kaybetmesiyle sonuçlanacak yeni bir "Derviş projesi”dir. Bunun açıklamalarını ana muhalefet partisi kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya koymuştur. MHP de “Derviş reçetesini” geçmişte başarıyla uygulayanları aday listelerinin başına yerleştirerek aynı projeye eklemlendiğini göstermiştir. Yani, 12 yıl önce sürülerimize sırtlanları saldırtanlar, şimdi akbabaları göndererek kemikler üzerinde ne kalmışsa onları toplama peşindedirler. Vatan Partisi bu oyunu da bozacaktır. 
Türk tarımı ve sanayisi yeniden ayağa kaldırılacaktır. Çalışan, üreten ve ekonomimizin milli kimliğini koruyan adımlar kısa sürede atılacaktır. Yağma ekonomisiyle gasp edilmiş olan ekonomik güçler asla haram havuzlarda bırakılmayacaktır. Haram havuzlara hükmedenlerin elinden millete yöneltilmiş ekonomik silahlar alınacaktır. Havuz sistemi, tersine çalışacaktır. Soyguncuların havuzu, dip bağlantılarla üretime, refaha ve kalkınmaya yönlendirilecektir.
KUTU
‘Vatanı böldürmemenin yolu
Vatan’da birleşmekten geçer’
AYDINLIK – Sizin peşinizden Denizli 2. sıra Milletvekili Adayı da yine sizin gibi en genç adaylardan Yadigar Özen oldu. Seçim çalışmalarına başladınız mı? Tepkiler nasıl?
KORKMAZCAN - 46 yıl önce Denizlililer beni Türkiye’nin en genç milletvekili olarak görevlendirmişlerdir. Şimdi yeniden milletvekili adaylığı görevini verdiler. Sevindiğim bir şey var, ben 1969'da adalet partisi listesinin 3. Sırasından seçilmiştim. Bu seçimde 2. Sıradaki aday arkadaşım Yadigar, inşallah Türkiye'nin en genç milletvekili olarak TBMM'ye gelecek. Denizli'de yapılan önseçim hazırlıkları bizim seçmenle kaynaşmamızı çoktan başlattı. Bizim seçim kampanyamız adeta bölgesel bir demokrasi şenliği olarak gerçekleşecektir. Bu şenliğe vatanı böldürmek istemeyenlerin hepsi katılacaktır umudundayım. Vatanı böldürmemenin yolu Vatan'da birleşmekten geçer. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder